Muğla’nın Fethiye ilçesinde Nazlı Zeynep A. ve B.C.A., 2021 yılında ayrılarak, karşılıklı boşanma davası açtı.
Boşanma davası sürerken, mahkeme çiftin çocukları S.D.A.’nın süreksiz velayetini anne Nazlı Zeynep A.’ya, sonra da baba B.C.A.’ya verdi.
MAHKEME KARARINI VERDİ
Fethiye 1’inci Aile Mahkemesi, son olarak 6 Şubat’ta S.D.A.’nın süreksiz velayetini annesine verirken, baba B.C.A.’nın ayda 2 sefer kızını toplumsal hizmetler ve emniyet vazifelileri nezaretinde görebileceği tarafında karar kuruldu.
Nazlı Zeynep A., Ramazan Bayramı’nın 2’nci günü, Fethiye İsimli Dayanak ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğü tarafından belirlenen görüşme yerine kızını götürdü.
Ancak B.C.A.’nın, kızının görüş saatinde getirilmediği istikametinde tutanak tutturup, hakkında şikayette bulunduğunu öğrendi.
3 GÜN MAHPUS CEZASI VERİLDİ
Fethiye 1’inci Aile Mahkemesi, Fethiye İsimli Dayanak ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğü’nce çocuğu istenilen yer ve tarihte hazır etmesi için metoduna uygun bildirimde bulunulmasına karşın buna uymadığı gerekçesiyle Nazlı Zeynep A.’ya 3 gün zorlama mahpus cezası verilmesine karar verdi.
Nazlı Zeynep A., görüş günlerinde olağanda 09.00’da kızını teslim ettiğini, o gün Fethiye İsimli Takviye ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğü’nden arayan vazifelinin görüş saatini 10.00 olarak bildirdiğini ileri sürerek, avukatı Meltem Banko aracılığıyla karara itiraz etti. Fakat Fethiye 2’nci Aile Mahkemesi, Fethiye 1’inci Aile Mahkemesi’nin kararının yerinde olduğuna hükmederek, itirazın reddine kesin olarak karar verdi.
KIZIYLA HASRET GİDERDİ
Mahkemenin kararı üzerine Nazlı Zeynep A., 3 günlük mahpus cezasını çekmek üzere jandarma tarafından cezaevine götürüldü.
Kızını avukatına teslim ederek cezaevine giden Nazlı Zeynep A., cezasını tamamladı.
Nazlı Zeynep A., 3 günlük mahpus cezasının akabinde cezaevinden çıkıp, meskenine koştu.
Anne ve kızı, bahçe kapısı girişinde sarılıp, hasret giderdi.
“İNANILMAZ BİR SÜREÇ YAŞADIK”
Nazlı Zeynep A., yaptığı açıklamada şunları söyledi:
Kızımın benden hiç ayrılmaması gerektiği bir devirde, en dertli olduğu dönmede kızımdan başka kalmak zorunda kaldım. İçeride fecî 3 gün geçirdim. Uykusuz, kaygılı, dehşet dolu ve çıktığım vakit ne olacağını bilememek. Zira bu kelam konusu zorlama mahpusu bir çeşit ceza niteliğine döndürülmüş durumda. Çocuğumun akıbetiyle ilgili tasa yaşadım. Çocuğum da birebir kaygıyı, tasayı yaşadı. Sahiden çocuğunu seven bir baba orada aslında gelip beklerdi. Birebir vakitte çocuğunu nitekim seven bir baba çocuğun ne düşündüğü ne hissettiğini algılar, kendisini görmek istemesini sağlayacak gerekli vazifeleri ve sevgiyi, emeği yerine getirirdi. Biz bunların olmadığı bir süreçte inanılmaz bir şey yaşadık.
0 Comments